Uzun zamandan beri görmek istediğim bir bölge vardı. Ne zaman bir belgesel seyretsem hep oraları düşünürdüm. Sonunda karar verip bu Kurban Bayramı tatilinde  Afrika´ya yöneldik.

12 Kasım Cuma akşamı THY ile sabaha karşı Nairobi´ye indik.

Doğru otelimize gittik.

Rehberimiz ilk gün uyku izni verdi. Öğle yemeğinde buluşup şehri görmeye çıktık. Nairobi güzel bir şehir.İngiliz izleri her herde belli. Tepeden sehri seyrettik. Ara sokaklarda dolaştık. Bu arada resmi dairelerin fotograflarını çekmenin yasak olduğunu öğrendik. En çok vaktimizi şehirdeki Pazar da geçirdik. Bir Pazar ki yok yoktu.

Pazartesi sabahı 6 şar kişilik guruplara ayrılıp her gurup kendi jipine binerek safari için Masai Mara’ya doğru yola çıktık.

Önce Rift Valley´i görmek için hediyelik eşya satan bir dükkanın yanında durduk. Rift Valley, kıtaların kayması sırasında yaklaşık 35 milyon yıl önce oluşmuş. Suriye´den Afrika´nın güneyine, Mozambik´e kadar uzanan 6000 kilometrelik bir vadi. Kızıldeniz ve Afrika´nın güneyindeki pek çok göl de Rift Valley´in üzerinde bulunuyor.

Oradan ayrılıp Masai yerlileri olan Masileri görmeye yollandık.