Sevgili Kardeşim,
Beraberliğimiz 1964 yılında İzmir Kolejinde abi, kardeş olarak başladı.. Sonra uzun seneler birbirimizi görmedik, herkes kendi başına hayata tutunmak için bir garip savaş içinde seneleri tüketti.
2005 yılında yaşadığım büyük bir kayıp benim hayata bakış açımı değiştirdi ve hayatımdaki öncelikler değişti, Deniz ve yelken i ön sıralara aldı. 60 yaşına 2 sene kala başladığım bu uğraş bende artık bir tutku olmuştu.
İşte bu sebep ile yollarımız bir kez daha kesişti. Bu sefer sen kıdemli ben çıraktım.

Beraberce eğitim turlarına çıkıp, güzellikler keşfettik. İlişkilerin bana ilişkilerimde yaptığım yanlışları düzeltme olanağı sağladı. Mutfağı keşfettim sabah kahvaltıları hazırlamaya başladım. Daha yazamadığım bir sürü şey…
Foça ya yerleşip bundan sonra daha fazla beraber olabileceğimiz olanaklar araştırdım durdum hep ve her olanağın merkezinde sen vardın yani ana direk sendin. Ama kahretsin bir türlü düze çıkıp yeter diyecek hale gelemedim iş yaşamımda…

Şimdi senin kaybın yine benden bir parça aldı gitti. Artık hayat eskisi gibi olamayacak. Ama yine de yaşama devam etmek ve küçük te olsa bir şeyler ile mutlu olmağa çalışmak ve soluduğumuz havanın hakkını vermek zorundayız…
Sen şimdi Foça’nın dik bir yamacında huzur içinde yatıyorsun. Her ölüm,geride kalanlar için çok erkendir, ama hiçbir şey ölmez, her şey yaşar taa ki onu anan, hatırlayan kalmayana kadar..

Mekânın mavi toprağın bol olsun. Işıklar içinde yat kardeşim….

Feyzullah Arda’65