Şifre: Şifremi Unuttum
     
Üyelik
  Web Üyeliği
  Kullanım Kuralları
Balmed Hakkında
  Tüzük
  Bize Ulaşın
  Yönetim Kurulu
  Dernek Üyeliği
Kariyer
 
  Kariyer Alanı
Alışveriş
  Mağaza
İlan Panosu
  Emlak
  Vasıta
  Eşya
  Özel Ders
  Diğer



ANILAR
YENİ ASIR 4 HAZİRAN 1982 CUMA
BİNBAŞI'DAN HABER VAR
"NEWYORK - GELİBOLU KÜREKLE"
CUMHUR AYDIN'79
"KAYBOLUYORSUN"

"ALIP BAŞINI GİTMEK"
Annem, çok daraldığında, "şöyle alıp başımı dağlara kaçıp, gitmek istiyorum." derdi...

Annem, çok daraldığında, "şöyle alıp başımı dağlara kaçıp, gitmek istiyorum." derdi... Otuz yıl, babamın peşinden Anadolu’nun o köşesinden bu köşesine savrulmuş, her gittiği yerde eş dost tanımadan bir başkasına yollanmak zorunda kalmıştı... Ailesi İstanbul’da, uzak, çocukları dışarıda, onun deyişiyle "gurbette", çoğunluk yalnız başına ev işleriyle boğuşup durdu... Alçakgönüllü bütçe yılda bir kez bir haftalığına annesini ve kız kardeşini ziyarete izin verir, yine çoğunluk beni de peşine takar, heyecanla yola düşerdi. Bir gün mutlaka Eyüp Sultan ve Merkez Efendi gibi yatırların ziyaretine ayrılır, sona doğru bir gün de beraber şehir hatlarıyla bir boğaz sefası yapardık...

İzmir Fuarında bir gece tahta sandalyeler üzerinde onbeş-yirmi sanatçılı Ekici Över programlarını izlemek de en büyük lükslerimizden biriydi... Yalnız bu özel gecenin ilk saati annemin sandalyelerin darlığından ve yerimizin kötülüğünden yakınmasıyla geçer, kadıncağız son iki saatte uyur gider, Cem Karaca ve Edip Akbayram gibi sona kalanları izlemesi kısmet olmazdı...

Küçük Anadolu kasabalarında kadın matineleri de belki bir ferahlamaydı... Beraber gittiği komşular, annemi en az bir saat önceden birkaç kez uyarırlardı, çünkü bir yere zamanında gitmek için hazırlandığı vaki olmazdı... Türkan Şoray'ı sevmez, Hülya Koçyiğit ve Fatma Girik'i beğenirdi. "Kızıl Vazo", "Artık Sevmeyeceğim" gibi filmleri üç-beş mendille ancak tamamlardı... Yıllar sonra, onu İzmir Çınar’da "Şampiyon" filmine götürmüştüm. Ağlamaktan gözleri şişmiş dışarı çıkarken, bana "Mahsus mu yapıyorsun?" diye sormuş, azcık da kızmıştı...

Bayram öncesi alışverişler ayrı bir tantanaydı... Çoğunluk giysi, ev eşyası
alınan küçük yerin tek mağazasına beni elimden tutup götürür, en fazla iki model ayakkabıdan birini seçmek zorunda kalmamıza aldırmaz, "Mazhar'ın malları sağlamdır" diye durumu geçiştirirdi... Sonraları Kemeraltı'nda alışveriş onun en esaslı kaçış zamanlarıydı güya... Dönerken mutlaka, kışın boza, yazın karadut içer, eve girdiğinde, "Ayy öldüm. Milletin işi gücü yok, sokaklara üşüşmüş" deyip sızlanırdı...

Hayat ve Ses mecmuaları bir başka kaçamağıydı. Sonraları, TV'de 7 Gün’ü falan da elinden düşürmez olmuştu... Ayda bir Burda'sını alır, kocaman patronları masanın üstüne serer, başa çıkamayınca, "Amaan, eksik bu" deyip kaldırırdı. Yazları, evimizin azcık uzağında olur da bir tanıdığına gitmeye niyetlense, sabahtan beni yola çıkarır "Git, Haticanımlara, bir manileri yoksa annem öğleden sonra gelecek de." derdi.

Bazı akşam üstüleri "Bakink povder" almaya bakkala gönderir, "al bizim defteri de yanına, sonra hesaplar tutmuyor" diye tembihlerdi... Güzel kekin kokusu evimizi kaplar, sütlü kahvenin yanında pek de iyi giderdi. Kimi sabahları uzun eşek partilerinden nefes aldığımızda, eve koşar onun hazırladığı dolma içinin başına çökerdim. Bazen, "oğlum bu kavrulmadı, yenmez" diye beni uzaklaştırırdı.

Ama, bir tek gün olsun "alıp başını çekip, gidemedi."

Fuarlar açılırken, Hazinses'ler ölürken, annemin o tekdüze yaşamını
aydınlatanlar usuma düşer, onun "çekip gidemediğine" hayıflanırım... Yalnız ona mı? Çocukluğumun uçup gittiğine, güzelliklerin yitirilişine de yüreğim
burkulur...

Daha küçük şeylerle mutlu olmak mıdır ıskaladığımız şimdi, yolun yarısını
geçtiğimizin hüznü mü, yoksa kalabalıklara karşın yalnızlığımız mıdır, bu özlemi koyulaştıran...

Yoksa yoksa, tüm koşuşturmama karşın, benim de "bir tek gün olsa bile alıp
başımı gidemeyeceğimi" giderek kabullenmiş olmam mı boğuyor beni şimdi...

Cumhur

 

Aug 27, 2002 
<<< geri

Diğer Yazıları:
 
eNroll® CM
BALMED, İzmir Koleji ve Bornova Anadolu Lisesi Mezunlar Derneği 2018